18 Kasım 2015 Çarşamba

Kız Evi Aşure Yaparmış:)



Hepimizin kış gelince aklına gelen tatlılardan biridir Aşure… Bu zamanda el emeği göz nuru aşureler evlerde pişmeye başlar. Marketlerde aşurelik malzemeler ön planda olur ve insanın yapmayacağı varsa da yapası gelir. Benim çocukluğumda evde aşure veya birisinin ruhu için yapılan helva varsa mutlaka komşunun kapısı çalınır ve onlara da ikram edilirdi. Komşulara dağıtma işi evin küçüğüne düştüğü için genelde ben komşulara dağıtır;  “Annem size gönderdi” diyip, kapı kapı gezerdim. Verilen tabaklar sonra boş gönderilmez, mutlaka içine kek, börek vs konulur eve geri gelirdi. Tabii o zaman bugünkü gibi sitelerde değil, mahallelerde oturuyorduk, komşuluk ilişkisi bambaşka oluyordu. 

Ada doğduğu zaman annem “Kız evinde aşure yapılır” diyip bizim evde pişirip komuşularımıza dağıtmıştı. O zamandan beri kızımla olan koşturmacadan çıkıp da aşure yapayım dememiştim. Ta ki aynı sitede oturduğum yakın arkadaşım bana aşure yapıp verene kadar. Eve aşure ile dönünce eski günlerdeki gibi hissettim…Tadını da o kadar beğendim, o kadar güzel olmuştu ki, ben de bir cesaret yapsam mı dedim. Ama bir türlü yine zaman bulamadım. Bu sabah kalktım ve Kasım ayı gelmiş ne farkeder aşure yapıp ben de komşularıma dağıtabilirim dedim. Tarifi annemden ve Mutfak Sırları blogundan karıştırarak yaptım. Biraz da kendi içgüdülerimi ekledim ve kızım için dualar ederek aşuremi hazırladım. Akşam olunca da komşularımıza dağıttım. 

Aşuremi hazırlarken de neden kızı olan ev mutlaka aşure yapmalı denir diye düşünüp durdum. Biraz araştırdıktan sonra bunun sebebinin eski adetlere dayandığını öğrendim. Eskiden kız anneleri aşureleri pişirir, kızlarına dağıttırır, bu da o evde gelinlik yaşa gelmiş kız olduğunu konu komşuya duyurmanın bir yolu olurmuş. Şu zamanda tabii ki çoğumuz bu adetlere göre aşure yapmıyoruz ama ben kızımın geleceği için dualar ederek aşuremi hazırladım ve eskisi gibi komşularıma dağıttım. Bu bile bir bana huzur verdi:) 

Bence aşureyi sadece sadece aşure ayında değil kışın zaman zaman yapmak lazım. Çünkü evin bereketidir aşure. Hiç görüşülmese de eskisi gibi komşularla ilişki kurmak, “Allah kabul etsin” cümlesini duymak ve adetlerimizi unutmamaktır… Büyük çocuğunuz varsa komuşulara onların götürmesini isteyebilir, böylece bizim çocukluğumuzdaki gibi çocukluk anıları olmasını sağlayabilirsiniz. Kız evi, erkek evi farketmez… Bazı adetler vardır, bizi hala gülümsetir… Aşure yapmakta benim ne kadar büyüdüğümü gösterdi. Annem yerine ben kızım için yapar apartmana dağıtır oldum:) 

Aşure Tarifim:

1,5 su bardağı aşurelik buğday
1/2 su bardağı fasulye
1/2 su bardağı nohut
Orta boy portakalın kabuğu
7-8 tane kuru kayısı
1 çay bardağı kuru üzüm
6-7 tane kuru incir

Buğdayı öncelikle çok çok iyi süzerek yıkadım. Buğdayı ayrı bir kapta, nohut ve fasulyeyi ayrı bir kapta üzerlerine sıcak su döküp geceden ıslattım. Kuru kayısı, kuru incir ve üzümleri de sabah ilk iş suya koydum şişmeleri için. Sabah buğdayların suyunu süzüp düdüklüde üzerine 1,5 litre kadar su koyup düdüğü öttükten sonra 20 dk kadar daha haşlayarak pişirdim. Pişen buğdayları suyuyla beraber başka büyük bir tencereye aldım. Düdüklüye bu seferde nohut ve fasulyeleri koyup düdüğü öttükten sonra 20 dk daha haşlayarak pişirdim. Onun suyunu biraz süzüp kısık ateşte pişmeye devam eden buğdayların üzerine ekledim. Arada karıştırarak pişirmeye devam ettim. 10 dk sonra 750 gr kadar şekeri ekledim. Karıştırmaya devam ettim. Toplamda 35-40 dk sonra altını kapatmadan kare kare kestiğim kuru incir, kuru kayısı, kuru üzümü ve portakal kabuğunu ekledim. Altını kapatıp kaselere kepçe yardımıyla dağıttım. Soğuyunca tarçın, kuş üzümü, fıstık, ceviz ve nar ekledim. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder